Özledim Gohunu

Konu: Özledim Gohunu Perş. Mart 01, 2012 3:35 pm

Büyük buluşma gününün gelip çatması kadar güzel bir şey olamazdı ya şu dünyada. Gelmişti işte Aria'sının uçağı. Kendisi her ne kadar birazcık geç kalsa sevdiceğinin hala oralarda bir yerlerde olduğunu umuyordu. Onun gibi bir şey olamazdı ya. Dalların hatunuydu, biriciğiydi, ananasının diğer yarısı sonunda uzak diyarlarda yanına varabilmişti.
Havalimanına yaptığı giriş çok da müthiş değildi en azından o bir sürü üstündekileri çıkarıp da makinadan geçme kısmı sıkıcıydı. Ama eşyalarını yeniden girip de havalimanı içinde Aria'cığını aradığı kısım da gayet güzeldi. Ki uzakta gördü bitanesini. Oradaydı. Her zamanki masumiyetiyle oradaydı. Ve Nate de her zamanki gördüğünde yaptıklerı şeyi yapmaya karar verdi. "Ariaaaaaaaaağğğğ~" diye bağırdı tüm kuvvetiyle ve ona doğru yol almaya başladı. Ardından zıplayıverdi üstüne, tıpkı eski günlerdeki gibi... "Ahhh, çok özledim senii!" En romantik karşılaşmalarından biriydi, hep öyleydi.

Konu: Geri: Özledim Gohunu Perş. Mart 01, 2012 3:44 pm

Ah havalimanı. En son öyle bir yere geldiğinde Nate'i Türkiye'ye göndermiş ondan sonra da okula dönüp tüm gün çikolata yiyerek ağlamıştı. O seferki ayrılıkları onu 40 yaşındaki kadın depresyonuna sokmuştu. Tüm gün evde oturup çikolata ve dondurma yiyip Esra Erol izlemişti. Onu bir daha göremeyeceğini düşünüp görünüşüne de dikkat etmeden geçen 7 ay boyunca tipi çok güzel kaymıştı. Nate'in İngiltereye gidiş haberinden 3 hafta sonra elde ettiği İngiltere bursu ile seviçten dalların üzerlerine çıkmıştı. Dallar onu taşıyamamıştı elbette. Onsuz geçen 7 ay kayan şeylerden de biri bu olmuştu. Nate'e kavuştuğunda düzgün olmak için diyet-spor-ders üçlüsünün işkencesine uğradığı 6 ay o zamanlar 6 yıl gibi gelmişti. Şimdi ise çok kısa geliyordu gözüne. Çevresine bakınıp kızıl saçlı yaratığını ararken o tanıdık sesin gelmesiyle hemen o tarafa döndü. Beklediği gibi üstüne atlamıştı. "Ahhh, çok özledim senii!" Direktten yüzü rapeface tarzını alırken göz gezdirdi. Nate boy atmıştı eh doğal olarak. Eskiden ondan 1-2 santim uzun olduğunu hatırlayarak güldü. " Bende seni çok özledim. " diyerek tam bir boğma tarzında Nate'i sıktı. Yüzüne bakacak cesareti bulamamıştı henüz ama değişmiş miydi merak ediyordu.

Konu: Geri: Özledim Gohunu Perş. Mart 01, 2012 3:55 pm

O da özlemiş ya Nate'i, ne kadar da romantik bir buluşma. Karşılıklı özleşiyorlardı ve özlemleri bitmişti sonunda. Birbrilerini bulmaları da ne kadar güzeldi. Aria'nın saçlarının kokusu, inceliği, güzelliği bile apayrıydı. Ve o da özlemişti ya onu. Özlemişti. Özlemesinin üstünde destanlar da yazabilirdi çünkü özlenmesi güzeldi. Ailesinden kimse onun dibine gelmemişken Aria'sı onun özlemine dayanamayıp İngiltere'lere gelmişti taa uzak diyarlardan. Ne yazık ki kötü bir şekilde Londra'daki insanlar havalimanlarında birbirlerinin üstüne atlayan canlıları pek de müthiş karşılamıyordu. Özellikle de şu uluslarasası bölümde her dilden ve renkten küfür yemenin eğlencesi çok farklıydı. Biraz da güvenlik görevlisi de gelir mi diye beklemek isterdi Nate ama onu da başka bir zamana saklaması lazımdı. Tüm zevkleri aynı anda yaşamak uygun düşmez sonuçta.
Onu sıkıca sıkan Aria'yı da kendisiyle ayağa kaldırdı Nate. Sevdiceğinin şu İngilizlerin temiz olmayan havalimanlarında uzanmasına göz yumamazdı, en azından üstünde kendisi yokken uzanmaması daha iyiydi. "Özleyen insanlar birbirlerini öperi biliyon mu?" "Öp beni"nin kaba haliydi işte bu. Yine de üstü kapalıyken daha güzel duruyordu. "Bavulun nerelerde senin? Yere düşürmedim dimi?" Bavulu da Aria'sı gibi tatlı mıydı acaba? İşte nefis bir soru daha~

Konu: Geri: Özledim Gohunu Perş. Mart 01, 2012 4:06 pm

" Özleyen insanlar birbirlerini öperi biliyon mu? " Heh tınmıyorum bakışı attı. Aslında tınıyordu tınmasına ama milletin ortasında da öpemezdi ki. Aria'ydı o Dalların Hatunu. Arada o da utanabilirdi. Ve aradan geçen 1 yıldan sonra direkt istediğinin dudakları olmasına şaşırmıştı. İnsan sevdiğini hiç üzer miğ demiş Pepee. Yapmağ Nate. "Bavulun nerelerde senin? Yere düşürmedim dimi?" Çalış köle pozisyonunda yeri göstermişti direkt. Biraz kızarmıştı direkt öpücük kelimesinin konuşmaya girmesine. " Sırtına binip kendimi öyle taşıtmadığım için şanslısın, hıh." Nate hemen yürümeye başlamıştı. Nereye gittiğini bilmediğinden yaklaşık olarak emindi ama buradan hemen çıkmak istediğini tahmin edebiliyordu. Çıkınca alacağı öpücükten mi yoksa onlara garip garip bakan insanlardan mı olduğunu anlayamamıştı. " Ano nee, Nate, y-yani Nate-kun uzamışsın. " Nasıl konuşacağını bile unutmuştu bir bakıma. İnternetten mailleşmişlerdi evet ama yüzyüze olmamıştı hiç. Ödül olarak daha da yaklaşıp tek koluna sarılarak yürümeye başlamıştı. " Hemen artizlenme. "

Konu: Geri: Özledim Gohunu Perş. Mart 01, 2012 4:18 pm

Öpücüksüz kalma adaleti miydi bu şimdi? Eh, geldiğinden beri çok az konuşmuştu sevdiceği. Hoş, geleli daha 5 dakika bile olmamıştı ama yanındayken bile özlüyordu Nate onu. Beraber vakit geçirmek filan istiyordu. Bu yüzden Aria'nın gösterdiği bavulu aldı yerden ve yola koyuldu. Elbet bulacaktı çıkışı. Sonuçta çok da büyük olmazdı havalimanı. Azcık çok büyük olurdu. Belki devasa bir turp kadar, ama daha büyük olmazdı. "Sırtımda taşımaya razıyım ben, başımın üstünde bile taşırım. Her yere taşırım. Sen yeter ki taşıt." Başının üstünde yeri vardı sevdiceğinin. Sevdikcekti ya sonuçta, boru değil. "Çok yakışıklı bulmuşsundur beni. Türkiye ve İngiltere yaradı bana. Ah sen Akdeniz akşamlarını görecektin, şarkıları bile var öyle." Gitarı yanında olsa çalardı bile, o taraftaki kızlar çok severlerdi böyle şeyleri. Ama Dalların hatununu aldatamazdı Nate, bu yüzden de kimseye, en azından çoğu kişiye, gitarıyla hava atamamıştı oralarda. "Sen dedin ya, yalan söylemezsin. Bu arada sen de çok güzel olmuşsun. Saçın uzamış. Kilo vermişsin." Göğüslerin bile büyümüş. Sonuncuyu yüksek sesle söyleyemese de ortadaydı işte sonuçları.
Bir de şu havalimanının çıkışını bulabilse. Gerçi Aria kolundayken çıkışı hiç bulmadan yürüse de olurdu.

Konu: Geri: Özledim Gohunu Perş. Mart 01, 2012 4:42 pm

"Çok yakışıklı bulmuşsundur beni. Türkiye ve İngiltere yaradı bana. Ah sen Akdeniz akşamlarını görecektin, şarkıları bile var öyle." TÜRKİYE VE İNGİLTERE YARADI DERKEN? Kızları da yaradı mı bari diye kolunu ölümcül bir şekilde sıkarak fısıldadı Aria. Dalların Hatunu kıskançtı, köleleri adam olmalıydı. Ama Nate'in kötü bir şey yapmadığını biliyordu. Nate yapmazdı. Nate aldatmazdı da. Bir şey yapsa direkt itiraf ederdi belki de. Öyle işte. Bu yanını beğeniyordu en azından Dalların Hatunu. Kilo. Kilo derken. Dirseğiyle ona hafifçe vurdu. " ESKİDEN KİLOLU MUYDUM YANİ?! " Neyseki bunu kafasına fazla takmayacaktı. Çünkü kilosuz olduğunu biliyordu. Çünkü mükemmeldi. Son. Zaten henüz unutmadığı ama çok önemli olan bir şey vardı. Öpücük. Saniyesinde hafifçe kalkarak yanağına bir öpücük kondurdu. Direkt gözlerini aşağıya çevirdi. " Havalimanında olduğumuzdan şimdilik bu kadar. Sen de hiç bekleyemiyorsun~ "

Konu: Geri: Özledim Gohunu Perş. Mart 01, 2012 5:15 pm

Minik ve tatlı bir öpücük. Hatta minacık ve tatlıcık bir öpücük. Minikliğinden çok tatlılığı öne çıkan bir öpücük. Ardından da gerisinin de geleceğini belli eden sözcükler. Gerisi önemli değildi aslında, çünkü o minnacık öpücük dahi yetmişti onun yanında olduğunu net bir şekilde hissetmesine. Daha güzel bir şey olabilir miydi Aria'sını hissetmekten acaba? Hayatının en anlamlı öpücüğüydü bu. Minik kardeşinin ufacık dudaklarıyla kondurduğu öpücüklerden de değerliydi belki de. (Kızkardeşler de güzel öper yani, sorun mu var?) Aria'yı sımsıkı bir şekilde kucaklamak istedi ama kolunu kolundan çıkarmak istemediği için bunu da yapmadı. İç çekti, kahkaha atacak gibi hissediyordu kendisini ama tutmayı başardı kahkahalarını içinde. "Bu öpücük bana bir on iki ay daha yeter aslında. Yeter ki sen bana öpücüklerden daha yakın ol." Odunlar da romantik konuşabilir. Şok edici, değil mi? "Sonsuza kadar da beklerim seni. Ya da 40 yaşıma kadar. Sonrasında evde kalmış erkek sınıfına girerim ve annem beni zorla komşunun, senin aksine, şişko olan kızıyla evlendirir. Ben de ölene kadar senin özlemini çekerim ve son nefesimle adını fısıldarım." Romantikliğin farklı yönleri de vardı. Nate bu şekilde çıkarıyordu içindeki aşık şairi dışarı.

Konu: Geri: Özledim Gohunu Cuma Mart 02, 2012 10:12 pm

"Sonsuza kadar da beklerim seni. Ya da 40 yaşıma kadar. Sonrasında evde kalmış erkek sınıfına girerim ve annem beni zorla komşunun, senin aksine, şişko olan kızıyla evlendirir. Ben de ölene kadar senin özlemini çekerim ve son nefesimle adını fısıldarım." Yani başkasına kaçmazsın?.. Aslında kızarmaması gerektiği halde kızardı. Nate onun kadar derinlemesine indirmemişti herhalde. O her zaman biraz daha obsesif manyak konumundaydı zaten. BENİM OLACAKSIN CONWAY! diye heyecana grip yataktan yere yerden yatağa atladığı zamanlarda utanmıştı güya. Şimdi ise bunları yeniden içinden tekrarladığı için garip hissediyordu. Nate'in kolunu daha da sıkarak çevresine bakınmaya başladı. Kapı yok muydu yani? Çatallı bir dal parçasıyla su aradıkları gün daha dün gibi aklındaydı, ne de olsa yerler konusunda asla iyi olmamışlardı ama bugün hemen buradan çıkmak istiyordu. Aradan geçen yılda başkasına sarmış olduğunu sanmıyordu ama yine de içinde korkunç bir kıskançlık belirmişti. İki kişinin daha çıktığını gördüğü kapıdan kendilerini dışarı atmak için. Adımını atar atmaz bağlı oldu kolu çekerek hafifçe uzaklaşmışlardı kapıdan. Normalde böyle değildim ki ben... Nate'in yüzüne sabırsız (kızarık), hafif de sinirli bir şekilde baktı. " Sen başkasına, y-yakınlaşmadın değil mi? " Bunu sorması gereksiz olsa da, içinde kalmamalıydı.

Konu: Geri: Özledim Gohunu Cuma Mart 02, 2012 10:35 pm

O eşi benzeri bulunmayan romantik sözlerden sonra böyle bir cevap almak Nate'i pek üzmüştü aslında. Yüreği cız etmişti hatta. İçinde bir şeyler kopmuştu. Başkası olabilir miydi ki Aria'sının üstüne? Burnunda hala onun kokusu varken, en son ona sarıldığında giydiği tişört hala kirli sepetinde duruyorken, her dal gördüğünde aklına o geliyorken başkasıyla yakınlaşmasının imkanı bile olamazdı ki zaten. Buğulandı Nate'in gözleri, elini yumruk yapıp götürdü gözüne, ve işaret parmağıyla akmayan göz yaşının akmama sürecine devam etmesi için sildi gözünü. Durdu sonra. Orada bekledi öylece. "Ben... ben sana öyle biri gibi mi geliyorum? Senden başkasıyla düşünebilir misin beni? Seninle tanıştıktan sonra diğer büyün kızlar, hatta Megan Fox bile lezbiyen kızkardeşim gibiydi benim gözlerimde. Değil başkasıyla yakınlaşmak, başkasına alıcı gözle bakamam ben. Her şeyimsin sen benim. Eğer aklımın köşesinde senden başka birinin izi dahi olsaydı kendi kabimi söker yerine tuz basardım." Yüzünü çevirdi sevdiceğine ve elini kibarca çenesine koyup başını yukarı doğru kaldırdı. Gözlerinin içine baktı, gözlerindeki hüzün yakmıştı Nate'in içini. Endişe miydi o gözlerindeki? Kalbi sızladı Nate'in. Çok sızladı. Eğildi yavaşça dalların hatununa. Kapadı gözlerini ve ruhuyla buldu onun ince dudaklarını. Sıcaktı onun için, belki de sadece ruhunu ısıtıyordu. Dudaklar kalbinin aynasıydı, bu öpücükse Aria için yanan kalbinin bir resmiydi. Çok uzun sürmedi öpücüğü, ona asırlar gibi gelmiş olsa da. Geriye dokru çekti kendisini ve bıraktı kızın çenesini. Eskisinin aksine artık yanakları kızarmıyordu Nate'in. "Ben, sadece seni sevebilirim." Sesindeyse en ufak bir tereddüt ya da titremeden eser yoktu.